Sayfalar

1 Eylül 2020 Salı

Ayasofya Camii’nin Müze Yapılması ile Alakalı Kararname Üzerindeki Şüpheler

Ayasofya Camii'nin Vakfiyesi
Ayasofya, cami, medrese ve sair müştemilatıyla beraber vakıftır.
19.2.1936 tarihli tapu senedine göre, Türkiye Cumhuriyeti tapu kayıtlarında bu gayrimenkul, 57 pafta, 57 ada, 7. parselde Fatih Sultan Mehmed Vakfı adına, "Türbe, Akaret, Muvakkithane ve Medreseyi Müştemil Ayasofya-yı Kebir Cami-i Şerifi" olarak tapuludur.

Vakıflar Genel Müdürlüğü Emlak Dairesi Arşivi'ndeki 1967 tarihli İstanbul Mazbut Hayrat Kütük Defteri'nde de aynı şekilde cami olarak kayıtlıdır.
Ne varki, cami olarak tapulu olmasına rağmen bir kararname ile müze yapılmıştır.
- Cemal Kutay m.kemal'in soyadını 26 Kasım 1934'den sonra, yani 27 Kasım'dan itibaren kullandığını yazmaktadır.
"Reis-i Cumhur "gazi mustafa kemal"e verilen "atatürk " soyadının kullanılması 2587 sayılı kanun gereğince 27.11.1934'den sonra mümkündür.
Ayasofya Kararnamesi üzerinde ise bütün bu bilgilere zıt olarak m.kemal'e kanunla "atatürk" soyadı verilmesinden sonra kullanmış olduğu imzaya benzeyen ancak şeklen diğer benzerlerinden farklı olduğu hemen farkedilen bir imza bulunmaktadır.
Bu imza doğru kabul edilir ise, m.kemal bir gün önceki imzasının aksine, Soyadı kanunundan 3 gün evvel "atatürk" soyadını kullanmıştır.
m.kemal'in, cumhurbaşkanı olarak soyadı kanunu çıkmadan önce hukukî olmayan bir riske düşme pahasına "atatürk" soyadını kullanarak bir imza atmayacağı ayrıca düşünülmesi gerekir.
Bu çerçevede m.kemal'e soyadı verilmesi ile ilgili kanuna göre de Ayasofya Kararnamesi'nin güvenilirliği tartışmaya açıktır!
- İki ayrı tasdikli nüshası bulunan Ayasofya kararnamesinin Resmi Gazete, Düstur, Kanunlar ve Kararlar Mecmuası gibi, devletin resmi yayın organlarında yayınlanmaması çeşitli gerekçelerle kabul edilse dahi, bu kararnamenin aslı istenildiği zaman, ulaşılabilmesi için bir yerde muhafaza edilmiş olmalıdır.
Ancak arşivlerde tasdikli nüshaları bulunan bu kararnamenin aslı ya da asılları nerede saklanmıştır? Nerededir?
Bu konunun açıklığa kavuşmaması da kararname hakkındaki şüpheyi artırmaktadır.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder