Caminin ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı, kitabesi günümüze gelemediğinden bilinmemektedir.
Bununla beraber Eyyubiler dönemine ait olduğu sanılmaktadır.
Bu cami alışılmadık bir plan düzeni göstermektedir.
Bu cami alışılmadık bir plan düzeni göstermektedir.
Düzgün duvarlarla çevrili kare şeklindeki bir orta avlunun dört köşesinin her birine kubbeli birer yapı yerleştirilmiştir.
Büyük bir ihtimalle bu yapı Albert Gabriel’in dediği gibi; bir anıt mezar külliyesidir.
Caminin kuzey cephesinin ortasında bulunan girişinde ve pencerelerinde ileri düzeyde bir taş işçiliği görülmektedir.
Caminin kuzey cephesinin ortasında bulunan girişinde ve pencerelerinde ileri düzeyde bir taş işçiliği görülmektedir.
Bu bezeme kalıntılarının Mardin Artuklular dönemi kalıntıları ile Halep Eyyubi eserlerinde benzerleri görülmektedir.
Binanın muhafaza edilebilen kuzey cephesinde ve türbelerin duvarları kûfi yazı frizleri ve dekoratif bitkisel bezeme ile süslenmiştir.
Günümüzde bu yapı topluluğundaki dört odadan biri odunluk haline getirilmiş, diğerleri birer camekanlı koridorla birleştirilerek içerisi yeni Kütahya çinileri ile kaplanarak cami haline getirilmiştir.
Günümüzde bu yapı topluluğundaki dört odadan biri odunluk haline getirilmiş, diğerleri birer camekanlı koridorla birleştirilerek içerisi yeni Kütahya çinileri ile kaplanarak cami haline getirilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder