Mescid-i Bey'a, sadece taş bir eser değil; sadâkatin, Allah'ın rızasının (Rıdvan) ve İslam diplomasisinin doğduğu yerdir.
Bî’at-ür-Rıdvan, Hudeybiye Musalahası burada yapılmıştır.
Hudeybiye bölgesinde, günümüzde Şumeysî olarak bilinen mevkide bulunan bu mescid, İslam tarihinin en kritik dönüm noktalarından biri olan Bey'atü'r-Rıdvan'ın gerçekleştiği yerdir.
Biatın yapıldığı bu ağaç, zamanla insanlar tarafından kutsallaştırılmaya başlanınca, Hz. Ömer fitneye ve putperestlik benzeri bir temayüle sebep olmaması için bu ağacı kestirmiştir.
Bu, İslam'daki "tevhid" inancını korumaya yönelik mühim bir tarihi karardır.
Hudeybiye'de şu an iki eser yan yanadır:
Eski Mescid (Tarihi Kalıntılar):
Taşlardan inşa edilmiş, çatısı olmayan eski eser, Osmanlı ve daha evvelki devirlerde yapılan restorasyonların izlerini taşır.
"Mescid-i Bey'a" denildiğinde genellikle bu tarihi kalıntı kastedilir.
Yeni Mescid (Şumeysî Mescidi):
Hemen yanında yer alan modern ve büyük camidir.
Günümüzde hacı adayları ve umreciler burayı Mikat sınırı olarak kullanmakta ve ihrama girmektedir.
Şümeysî (Hudeybiye) Mescidi
Hudeybiye Antlaşması'nın Önemi
Mescidin hemen yakınındaki bu sahada Hudeybiye Antlaşması imzalanmıştır.
Bu antlaşma, görünüşte Müslümanların aleyhine gibi dursa da, Mekkelilerin Müslümanları siyasi bir güç olarak resmen tanıdığı ilk vesikadır ve İslam'ın hızla yayılmasına zemin hazırlamıştır.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder