Mescid, dikdörtgen bir harim ile bunun kuzey tarafında üç bölümlü bir son cemaat mahallinden oluşmaktadır.
Eser, taç kapısı üzerinde yer alan kitabeye göre 1797 yılında inşa edilmiştir.
Banisi ve mimarı bilinmemektedir. Mescidin ilk özgün halinin inşasında beden duvarlarında kaba yonu ve moloz taş, taç kapı ve mihrabında kesme taş, üst örtüsünün tamamında ve taşıyıcı direklerde ise ahşap kullanılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Mescidin geçirmiş olduğu tadilatlar neticesinde değişime uğradığı ve mescidin harim kısmı ile son cemaat mahallinin tavanlarının, esere ait taşıyıcı kolonların ve bazı taşıyıcı duvarların betonarme sisteme dönüştürülmüş olduğu görülmektedir.
Ayrıca harim üç yönden beton saçakla çevrilmiştir.
Enine dikdörtgen plânlı mescidin harim kısmının kuzeyinde yer alan son cemaat mahallinin doğu ve
batı duvarları harimin doğu ve batı duvarlarıyla aynı hizada olmayıp, doğu cephede daha fazla olmak üzere içe doğru kaydırılmıştır.
Mescit Kayseri Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 17.04.2007 tarih ve 785 sayılı kararıyla korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilmiştir.
Mescidin doğu cephesinin toplam uzunluğu 17.77 m.dir.
Bu cephe harimin beden duvarının bittiği yerden 0.47 m. batıya kaydırılarak son cemaat mahallinin doğu duvarı başlatılmış ve giderek daha batıya kaydırılarak devam ettirilmiştir.
Cephenin tamamı mevcut durumdan anlaşıldığına göre birkaç kat beton harçla sıvanarak üzerine pembe boyayla badana yapılmıştır.
Doğu duvarı harim cephesinin ortasına konumlandırılmış dikdörtgen biçimli ve yuvarlak kemerli
iki pencereyle hareketlendirilmiştir.
Pencereler ahşap çerçeveli ve demir lokma parmaklıklıdır.
Cephede yer yer sıva katmanlarının dökülmesi neticesinde alttaki malzemenin kaba yonu taş olduğu görülmektedir.
Cephe zemininin tamamı tretuvarlı kilitli parke ile kaplanmıştır.
Harimin bittiği kuzey cephenin üst bölümü, köşk minareye çıkılan merdivenden dolayı cepheden taşırılmıştır.
Köşk minare orijinal olmayıp, yakın bir tarihte demirden yapılmıştır.
Güney cephe 14.49 m. uzunluğundadır.
Cephenin saçak seviyesine yakın bölümünde ortadaki diğerlerinden daha küçük olmak üzere üç pencere açıklığı yer almaktadır.
Dikdörtgen biçimli ve yuvarlak kemerli olarak düzenlenen pencereler ahşap çerçeveli ve demir lokma parmaklıklıdır.
Cephe zemini önünden geçen yoldan dolayı asfalt kaplama olup yol ile camiyi ayıran herhangi bir tretuvar düzenlemesi yoktur.
Batı cephe 17.20 m. uzunluğundadır.
Batı cephesinin harim duvarı, ortasına konumlandırılmış dikdörtgen biçimli ve yuvarlak kemerli
iki pencereyle boşaltılmıştır.
Pencereler ahşap çerçeveli ve demir lokma parmaklıklıdır.
Cephede sıva katmanlarının dökülmesi neticesinde duvar malzemesinin kaba yonu taş ve yer yer
atılan ahşap hatıllardan oluştuğu görülmektedir.
Cephe zemininin kuzey tarafının tamamı tretuvarlı kilitli parke ile kaplanmıştır.
Mescidin kuzey cephesi tamamen son cemaat mahalline ayrılmış olup, doğu cephedeki duvarın batıya kaydırılmasından dolayı asimetrik bir düzenleme ortaya çıkmıştır.
Son cemaat mahallinin kuzey cephesi, doğu ve batı yöndeki duvarlardan 0.92 m. güneye kaydırılarak saçaklı bir giriş mekanına dönüştürülmüştür.
Kuzey cephe iki beton kolonla üç bölüme ayrılmış olup kapı açıklığı hariç zeminden 0.60 m. yükseklikte bir duvarla kapatılmıştır.
Bu bölümün toplam uzunluğu 10.00 m.dir.
Üç bölümlü açıklıkların tamamı demir doğramalı ve camlı çerçevelerle kapatılmıştır.
Kuzey cephe zemininin tamamı tretuvarlı kilitli parke ile kaplanmıştır.
Son cemaat mahalline kuzey cephenin ortasına açılan demir kapıdan geçilerek girilmektedir.
Yol kotunun zaman içinde yükselmesinden dolayı bu bölüm 0.60 m. daha aşağıda kalmış olup dört basamaklı merdivenle inilmektedir.
Son cemaat mahallinin üzeri tamamen beton olup, bu örtü kuzey cephede ikisi bağımsız ikisi duvara
bitişik kare kesitli betonarme direklere atılmış beton kirişlerce taşınmaktadır.
Üç bölümlü olarak düzenlenen son cemaat mahallinin doğu ve batı bölümlerinin zemini orta bölümden daha yüksek yapılıp ahşapla kaplanmıştır.
Doğu bölüm zeminden yaklaşık 3.00 m. yüksekliğinde ahşap bölmeyle kapatılarak kalorifer tesisatının
yerleştirildiği bir mekana dönüştürülmüştür.
Bu mekanın doğu duvarına bitişik olarak yapılan 12 basamaklı demir merdivenle saçtan yapılmış sahanlığa çıkılmaktadır.
Sahanlığın güney duvarına açılan yuvarlak kemerli küçük bir kapıdan harim içindeki mahfile ulaşılmaktadır.
Mahfilin kuzey duvarına bitişik yapılmış dokuz basamaklı taş merdivenle ulaşılan bir sahanlıktan sonra doğu duvara açılan kapıdan duvar içindeki yedi basamaklı merdivenle çatı ve köşk minarenin olduğu alana çıkılmaktadır.
Son cemaat mahalliyle harim dört adet pencereyle irtibatlandırılmıştır.
Harime giriş kapısının iki yanına simetrik olarak açılan dikdörtgen pencereler ahşap çerçeveli
ve lokma demir parmaklıklıdır.
Bu pencereler iç bükey bir silmeyle dört yönden kuşatılmışlardır.
Alt pencerelerin üzerinde yer alan dikdörtgen biçimli pencereler daha küçük ölçüde olup çatıya
yakın kısımdadırlar.
Harime giriş kapısının batısında bulunan ve yarım daire niş şeklinde düzenlenen mihrabiye 0,75 m. genişliğinde, 0.49 m. derinliğinde olup oldukça sadedir.
Mihrabiyenin üzerinde tek satır olarak yazılmış kitabe yer alır.
Harime, kuzey duvarı ortasına konumlandırılan kavsarasız fakat mescide göre anıtsal sayılabilecek basık kemerli bir kapıdan girilmektedir.
Taç kapı mescit duvarlarında kullanılan kaba yonu taşa göre daha temiz bir işçilikle düzgün kesme taşla yapılmıştır.
Taç kapı üç yönden ikisi dış bükey biri içbükey üç kaval silmeyle çerçevelenmiştir.
Harime girişi sağlayan kapının basık formlu kemeri üzerinde oldukça yüzeysel olarak kabartılmış olan bir rozet ve bu rozetin iki yanında birer palmet motifi seçilmektedir.
Taç kapı günümüzde tamamen sarı renk yağlı boya ile boyandığından kaç parça taştan yapılmış olduğu
anlaşılamamaktadır.
Taçkapının harime bakan cephesi kaş kemerli olarak düzenlenmiştir.
Harim 12.67 x 10.36 m. ölçülerinde enine dikdörtgen plânlı bir mekandır.
Bu bölümün üzeri kare kesitli dört adet beton direğin taşıdığı betonarme bir üst örtüyle kapatılmıştır. Harimin aydınlatılması farklı ölçülerde toplam 11 adet pencereyle sağlanmıştır.
Doğu ve batı cephede ikişer adet dikdörtgen pencere yer almaktadır.
Bu pencerelerin alt ve yan bölümleri şevli olarak yapılmış olup tavanları ahşaptır.
Güney cephede yer alan dikdörtgen biçimli üç pencere tavana bitişik durumdadır.
Mihrap üzerindeki pencere diğerlerinden daha küçüktür.
Pencerelerin alt ve yanları şevli olarak düzenlenmiştir.
Kuzey cephede toplam dört adet dikdörtgen pencere yer almaktadır.
Alttaki iki pencere üsttekilerden daha büyük ebatlıdır.
Alttaki her iki pencere ile üstte batı tarafta tavana bitişik pencerelerin alt ve yanları şevlidir.
Doğu taraftaki üst pencere ise dikdörtgen formdadır.
Bu cephedeki bütün pencerelerin tavanları ahşaptır.
Harimin tüm duvarları, taşıyıcı beton direkleri ve tavanı çimentolu harçla sıvanıp üzeri badanalanmıştır.
Harimin beden duvarlarının tamamı kapı açıklığı hariç, zeminden 1 m. yüksekliğe kadar ahşap ambrilerle kaplanmıştır.
Lambri kaplama, taşıyıcı direklerde 2 m. yüksekliğe kadar uygulanmıştır.
Harimin zemini tamamen ahşap döşemelidir.
Mihrap, harimin güney duvarı ortasına konumlandırılmış olup 2.54 x 3.41 m. ölçülerindedir.
Mihrabın niş derinliği duvar içinde kalmakta, duvar dışına taşmamaktadır.
Taş malzemeyle yapılan mihrabın altı cepheli olarak düzenlenen nişi alçıyla sıvanmış, ancak sıvaların büyük kısmı dökülmüştür.
Tepelik elemanının bulunmadığı mihrabı genişlikleri farklı altı bordür kuşatır.
Birinci ve üçüncü bordürler yarım daire profilli kaval silmelerdir.
İkinci bordür ise yarım daire profilli iç bükey olarak düzenlenmiştir.
Dördüncü bordür düz silme şeklinde olup bezemesizdir.
Mihrabı kuşatan en geniş bordür olan beşinci bordür düz silmelidir.
Bordür yüzeyi koyu yeşil boya üzerine sarı boyayla yazılmış Ayet-el Kürsi’yle bezenmiştir.
Bu beş bordür mihrabı üç yönden çerçevelemektedir.
Mihrap alınlığını yanlardan kuşatan altıncı bordür de düz yüzeyli olup, sıva üzerine boyalı nakışla süslenmiştir.
Bordür yüzeyi birbirleriyle dikey eksende düğüm oluşturan ve birer palmetle sonuçlanan dilimli rûmîlerin meydana getirdiği bitkisel düzenlemenin tekrarından oluşan kompozisyonla bezenmiştir.
Motifler koyu yeşille, zemin ise sarı renkle boyanmıştır.
Mihrap köşeliğinde ise yeşil renkli zemin üzerine sarı boyayla işlenmiş bitkisel bezeme yer alır.
Elips biçimli bir çiçeği oval şekilde çerçeveleyen dilimli Rûmîler ve kenger yaprakları kompozisyonu oluşturur.
Kenger yapraklarının ucundan aşağıya sarkmış birer palmet motifi dikkati çeker.
Mihrap alınlığında ise siyah renk zemin üzerine sarı boyayla işlenmiş yazı kompozisyonu görülür.
Dikdörtgen bir pano olarak düzenlenen kompozisyonda Al-i İmran suresinin 37.ayeti yazılıdır.
Yazı panosunun köşelerinde elips biçimli çiçek ve rumili basit bezemeler dikkati çeker.
Mihrap kavsarası ile niş yarım daire profilli bir silmeyle ayrılmıştır.
Mihrap nişi altı cepheli olup bezemesizdir.
Niş kenarlarında sütunceler yer alır.
Mihrap nişinin kavsarası yarım daire biçimindedir.
Güney cephenin batı köşesindeki minber orijinal olmayıp, sunta malzeme ile yakın bir tarihte yapılmıştır.
Kuzey cephenin tamamını kaplayan orijinal mahfil günümüze ulaşamamıştır.
Bugünkü mahfil, harimin kuzey cephesinin doğu tarafında yer almakta olup, alt kısmı imam odası şeklinde düzenlenmiştir.
Özellikle üst örtüde orijinal yapısını kaybeden mescidde özgün haliyle günümüze ulaşabilmiş unsurlar olarak yalnızca taçkapı ile mihrap dikkat çekicidir.
Eserde harim giriş kapısı ve mihrab çevresinin silmelerle biçimlendirilmesi dışında süs unsuru bulunmamaktadır.
Moloz taş malzemeden yapılmıştır.
Kemer üzerindeki alınlıkta iki kitabe yer almaktadır.
Bunlardan büyük olan kitabede muhakkak hattıyla “Ed-dünyâ dâr-ı merâr ve mihen ve’l-âhiretü dâr-ı karâr ve seken ed-dünya” ibareleri yazılıdır.
Alınlığın üst bölümünde yer alan ve diğerine göre daha küçük (15x22 cm) olarak iki satır halinde sülüs
hatla düzenlenen kitabede “İnnema ya’müru mesâcid’allahi men âmene billâhi/ ve’l-yevm’il âhir sene H.1212” ibareleri yer almaktadır.
Bu kitabeden mescidin H.1212/M.1797 yılında inşa edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Ancak kitabeden mescidin banisi ve sanatçısı hakkında bilgi edinmek mümkün değildir.
Mescidin inşa kitabesi 1797 tarihli olup bani ve sanatçı kaydı içermemektedir.
Ancak 1872 tarihli vergi defterinde Kalpaklıoğlu mahallesindeki mescidin mahalle halkı tarafından inşa ettirilmiş olduğu kayıtlıdır.
1901 tarihli Şer’iye Sicili kaydında da mahallelinin Hacı Mustafa bin Osman’ı mescide mütevelli tayin ettikleri öğrenilmektedir.
Kaynaklar:
- Doç.Dr.Yıldıray ÖZBEK, Yrd.Doç.Dr.Celil ARSLAN, Kayseri Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, Kayseri, 2008. (Kayseri Büyükşehir Belediyesi), s.191, 192, 193, 194.
- Cömert, Hüseyin, 19.Yüzyılda Kayseri, Kayseri, 2007.
- Işık, Mustafa, Kayseri’de Mimari Eserlerde Geçen Ayet ve Hadisler, Ankara, 2003.
- Özgen Fidan, Sevinç, Kayseri Şer’iyye Sicilleri’nde Adı Geçen Yapılar (Günümüze Ulaşan ve Ulaşamayan Yapılar), (E.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Kayseri, 2007.
- Özkeçeci, İlhan, Tarihi Kayseri Cami ve Mescitleri, Kayseri, 1997.
- Yurdakul, Eylem, Kayseri Mihrapları, Kayseri, 2007.
- Nazım Şanlı, Kayseri’deki Mescitler, E.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kayseri 1999.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder