7 Eylül 2011 Çarşamba

Fatih Camii'nin Mimari Üslubu, İstanbul

Fatih Camii, Fatih, İstanbul
Fatih Camii inşaatına ; H. 867- Cemaziyelahir / M.Mart 1463’de başlanmış, H.875-Recep / M.Aralık 1470’de ibadete açılmıştır. 
Mimarı; Sinanüddin Yusuf bin Abdullah’dır. Koca Sinan ile karıştırılmaması için Atik Sinan diye adlandırılmıştır. 
Fatih Camii M. 1509, 1557 ve 1754 yıllarında meydana gelen depremlerde hasar görmüş ve tamir edilmişti. 
Ama, M. 1766’da meydana gelen depremde büyük kubbesi çökmüş, minarelerinin şerefelerinden yukarısı yıkılmış, camii tamir edilemeyecek derecede hasara uğramıştı. 
Caminin büyük bir bölümü ise, tamiri mümkün olmadığı için, tekrar ihya edilmek üzere temele kadar yıkılmıştı. 
Bunun üzerine devrin padişahı III. Mustafa tarafından, M.1767-1771 yıllarında camii, bugünkü şekliyle yeniden inşa ettirilmiştir.
Bugünkü mevcut olan camii’nin mimarı; Mehmet Tahir Ağa’dır. Yeni yapıda eski camiden bazı kısımlar aynen muhafaza edilmiştir. 
Bu kısımlar; Mihrab, kıble duvarı, kuzey duvarı, minarelerin kaida küp ve birinci şerefeye kadar olan bölümleri, şadırvan, şadırvan avlusunun üç duvarı ve taç kapısı’dır. 
Bugünkü caminin inşasına M.1Ağustos-1767 / H.4 Rebiulevvel-1181’de başlanmış ve M.15 Nisan-1771 / H. 10 Muharrem-1185’de bitirilmiştir. 
Mimar Tahir Ağa, eski yapıya sadık kalmaya çalışmış ama birtakım değişikliklere de gitmiştir. 
Eski camide iki fil ayağı üzerine oturan 26 m. çapındaki büyük kubbe, yeni camide dört fil ayağı üzerine oturtularak çapı 19 m. ye küçültülmüştür. 
Mihrabın sol tarafına Hünkar Mahfili ve caminin doğu tarafında karadenize nazır iki oda ilave edilmiştir. 
Ayrıca caminin dogu ve batı taraflarına birer mahfil yapılarak altlarına onbeşer adet musluktan oluşan abdest alma yerleri yapılmış ve Akdeniz medreselerine açılan kapı önüne de bir su kuyusu açılmıştır. 
Fatih Sultan Mehmed’in Türbesi: Fatih STürbesi: Fatih Sayıs 1481’de Üsküdar Gebze arasındaki Sultan çayırında (Maltepe civarında) 51 yaşında vefaat edince cenazesi İstanbula getirilerek, Fatih Camiinin kıble duvarı önündeki türbeye defnedildi. 
Bu türbe 1766 depreminde hasar görmüşse de kısa zamanda eski temelleri üzerine tekrar inşa edilmiştir. 
1782 yangınında türbenin içi bütün eşyası ve sandukasıyla birlikte yanmıştır. 
I.Abdulhamid tarafından türbe tamir ettirilmiştir. 
Zamanla tekrar yıpranan türbeyi, Sultan Abdulaziz 1865-1866’da türbeyi tekrar tamir ettirerek iç süslemelerini yeniletmiştir. 
Son tadilatta Mehmed Reşad zamanında 1909-1918 ve 1952-1953 yılları arasında yapılmıştır. 
Türbenin içinde Fatih Sultan Mehmed’in sandukasından başka sanduka yoktur.
Gülbahar Hatun Türbesi:Fatih’in türbesinin az ilerisinde Fatih’in zevcesi ve II. Bâyezîd’in annesi olan Gülbahar Hatun’un ayrı bir türbesi bulunmaktadır. 
Bu türbe de 1766 depreminde zarar görmüş ve tadilattan geçirilmiştir. 
Ayrıca 1782 yangınından zarar görmüş ve aynı yıl tamir edilmiştir.
Bu türbede Gülbahar Hatundan başka Fatih Sultan Mehmed’in bir kızı ve iki saraylının kabri de bulunmaktadır. 
Nakşidil Valide Sultan Türbesi Fatih camii haziresinde 19.y.y.’da II. Mahmud’un annesi Nakşidil Valide Sultan için büyük bir türbe ile yanında bir de sebil inşa edilmiştir. 
Bu türbede Nakşidil Valide Sultan’dan başka Cevri Kalfa, Mihrimah, Adile, Münire ve Fatma Sultanlar ile Şehzade Abdülhamid medfundurlar. 
Ayrıca hazirede; Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa, Ahmet Cevdet Paşa, Ahmet Mithat Efendi, Sadrazam Giritli Mustafa Naili Paşa ve bazı devlet ricali’nin kabirleri de bulunmaktadır.


FATİH CAMİİ





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder