Tabakhane Camii, Kalecik, Ankara
Tabakhane Camii, Ankara'nın Kalecik ilçesinde kendiyle aynı adı taşıyan mahalle ve sokakta yer almaktadır.
İnşa tarihi ve banisini bildiren herhangi bir kitabesi mevcut değildir.
Ancak harimin güney cephesindeki pencere açıklığının iki yanında aşı boyası ile Hicri 1323 ve 1325 (Miladi 1907 ve 1909) yılları belirtilmektedir.
Eserin batılılaşma döneminin karakteristik motiflerini taşıyan mihrap süslemeleri de bu tarihlerle uyumludur.
Öte yandan eserin profilli pencere kemer formları 1915-23 yılları arasına tarihlenen Kalecik Orta Çarsı’daki Taş Bina ile benzerlik gösterir.
Bu sebeplerden eserin 20.asrın başlarına ait olması mümkündür.
Cami, 1990 ve 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tadilattan geçirilmiştir.
Cami, dikdörtgen planlı bir harim ve bunun kuzeybatısındaki minareden oluşmaktadır.
Kırma çatılı olup dıştan Marsilya kiremitleriyle kaplanmış, içten ise düz bir ahşap bir tavan ile örtülmüştür.
Ancak dört köşesinde üst örtüye geçiş unsuru tromplardır.
Bu durum yapının ilk halinde kubbe ile örtüldüğünü fakat zaman içinde kubbe yıkılınca örtü
sisteminin yenilendiğini göstermektedir.
Harimin kuzeybatı köşesindeki minare, düzgün kesme taş bir kaide üzerinde yükselmektedir.
Yüksek kare kaideden gövdeye dar bir pabuç ve bilezikle geçilmektedir.
Tuğla gövde silindirik formlu ve tek şerefelidir.
Şerefe korkuluk şebekeleri demirden yapılmıştır.
Şerefe altında üç sıra halinde testere dişi biçimi tuğla süslemeler yer almaktadır.
Gövdenin ardından petek kısmında sivri kemerli basit bir açıklık dikkati çekmektedir ve bu kısım kurşun kaplı konik bir külahla örtülmüştür.
Külahın tepesi ise çift boğumlu bir alemle nihayetlenmiştir.
Tüm pencereler demir parmaklıklıdır ve yuvarlak formlu birer hafifletme kemeri içerisine yerleştirilmiştir.
Batı cephede minarenin güney yanında iki sıra halinde düzenlenmiş dikdörtgen formda dört pencere yer alır.
Basık kemerli bu açıklıkların kemer üzengileri ve kilit taşları profilli ve hafif dışa taşkındır.
Açıklıklardan üst sıradakiler küçük, alttakiler ise daha büyüktür.
Doğu cephede beş pencere açıklığı görülmektedir.
Bu pencerelerden güney uçtaki hariç alt alta sıralanmıştır.
Güney cephede yan yana sıralanmış üç pencere açıklığı vardır.
Bunlardan iki yandakiler basık kemerli ve boyuna dikdörtgen formdadır.
Ortadaki ise küçük mazgalvari bir açıklıktır.
Eserin kapı açıklığı kuzey cephe ortasındadır.
Bu cephede beş pencere göze çarpmaktadır.
Bunlardan bir tanesi giriş açıklığının hemen üstünde yer alır ve küçük boyutludur.
Diğer dört tanesi ise girişin doğu ve batı yanına iki sıra halinde yerleştirilmiştir.
Bu pencerelerin kemer formu ve biçimsel özellikleri doğu cephedekilerin tekrarıdır.
Kapı açıklığına iki taraflı yüksek bir merdiven aracılığıyla ulaşılmaktadır.
Demir korkuluklu bu kısım adeta bir balkon görünümü kazanmıştır.
Kaba yönü taşlarla meydana getirilmiş cephesinde yan yana sıralanmış yuvarlak kemerli üç tane niş göze çarpmaktadır.
Bunlardan ortadakine dikdörtgen planlı, hazneli bir çesme yerleştirilmiştir.
Giriş açıklığının önünde üç ahşap direk tarafından taşınan kiremit örtülü bir sundurma yer almaktadır.
Caminin kapısı basık kemerli, dikdörtgen biçimi basit bir açıklıktan ibarettir.
Harim aydınlık ve ferah bir mekândır.
Üst örtüye geçiş sisteminde yer alan yuvarlak kemerli tromplar eserin ilk halinde kubbeli olduğuna işaret eder.
Tromplar arasında kalan pandantif görünüşlü yüzeylerdeki madalyonlara kalem işi ile Allah lafzı ve dört halife adları yazılmıştır.
Bu yazıların yanı sıra alt ve üst sıra pencerelerin arasında kalan bölümde celi sülüs, kûfi ve nesih olmak üzere farklı yazı türleri kullanılarak Osmanlıca beyitler ve dualar yazılmıştır.
Kuzey cephe hariç kesintisiz olarak devam eden bu yazılar, iki ucu dilimli kemer formundaki
kartuşlar içerisine alınmış ve üstten basit bir palmet dizisi ile sınırlanmıştır.
İç mekânın doğu ve batı cephesindeki takviye kemeri ayaklarının yüzeyinde ise yine kalem işi ile bir saat motifi işlenmistir.
Kuzey cephede direkler tarafından taşınan ahşap bir kadınlar mahfili yer almaktadır.
Doğu-batı doğrultusunda uzanan bu mahfile kuzeydoğu köşedeki bir merdiven aracılığıyla çıkılmaktadır.
Güney cephedeki mihrap nişi taş malzemeden yapılmış ve iki yandan barok üslupta sütuncelerle sınırlanmıştır.
Kavsarası dört sıra halinde mukarnaslarla dolgulanmıştır.
Mukarnaslı kavsaranın üst kısmında dikdörtgen bir çerçeve içerisine sülüs hatla Âli İmrân Suresi’nin 37. ayetinden bir bölüm yazılmıştır.
Ayrıca kavsaranın iki yanında da kare çerçeveler içerisinde dualar yazılmıştır.
Mihraptaki her bir kesme taşın yüzeyine farklı bir motif işlenmiştir.
Üst kısımda tam ortada barok bir vazodan çıkan soyut stilize motifler yer almaktadır.
Tam göbeğinde “maşaallah” yazısına yer verilen vazonun iki yanı ise uçları volütlü rumilerle süslenmiştir.
Ayrıca Batılılaşma döneminin karakteristik motifleri üzüm salkımı, “C” ve “S” kıvrım dallar yer almaktadır.
Bunların yanı sıra üç dilimli palmet, eşkenar dörtgen motifleri de işlenmiş ve her bir motif ayrı ayrı ince bir bordürle çerçevelenmiştir.
Mihrap nişinin alt kısmı yarım daire planlıdır.
Bu kısımda herhangi bir süslemeye yer verilmemiş ve iki yandan barok özellikte sütuncelerle sınırlanmıştır.
Mihrap üst kısmında ise kalem işiyle yapılmış enine dikdörtgen bir yazı panosu ve palmet biçimli bir tepelik yer almaktadır.
Caminin minberi tamiratlar esnasında yenilenmiş olup günümüzde düzgün kesme taş kaplı sade görünüşlü bir kuruluştur.
Bununla beraber eski fotoğraflarına bakıldığında özellikle yan aynalığının mihraptakine benzer “C” ve S biçimindeki bitkisel süslemeler ve yanı sıra kare ve eşkenar dörtgen biçiminde basit geometrik motiflerle süslendiği anlaşılmaktadır.
Ancak bu süslemelerden günümüze bir emare kalmamıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder