Mescid-i Cin (Cin Mescidi, مسجد الجن), Suûdî Arabistan’ın Mekke şehrinde, Mescid-i Harâm’dan Mekke’nin Mezarlığı Cennetü’l-Muallâ’ya giderken, takrîben 2 km. kuzey bulunmaktadır.
Burası, Peygamber Efendimiz’in Sallallâhü Aleyhi ve Sellem cin kavmiyle buluşup tebliğde bulunduğu, cinlere namaz kıldırdığı ve Kur’ân’da yer alan Cin Sûresinin nazil olduğu yerdir.
Gece bekçilerinin bu tepede toplanarak nöbet değiştirmelerinin âdet olması sebebiyle “Mescidü’l-Hares” adıyla da bilinir.
Burası, Peygamber Efendimiz’in Sallallâhü Aleyhi ve Sellem cin kavmiyle buluşup tebliğde bulunduğu, cinlere namaz kıldırdığı ve Kur’ân’da yer alan Cin Sûresinin nazil olduğu yerdir.
Gece bekçilerinin bu tepede toplanarak nöbet değiştirmelerinin âdet olması sebebiyle “Mescidü’l-Hares” adıyla da bilinir.
Mescidin Mihrâb ve Minberi
Ezrakī ve Fâkihî’nin kayıtlarında III. (IX.) yüzyılın ikinci yarısında Mekke’de Hz. Peygamber Sallallâhü Aleyhi ve Sellem’in cinlerle buluştuğu bir yerden bahsedilmekte, fakat burada herhangi bir eserin bulunup bulunmadığı belirtilmemektedir.
X. (XVI.) yüzyılın ikinci yarısında Cennetü’l-Muallâ yakınlarındaki Ferhadiye adı verilen yerin burası olduğu tahmin edilmekte ve İbn Zahîre’den de Resûlullah’ın cinlerle buluştuğu mekânın meşhur olduğu ve yine üzerinde bir cami bulunmadığı öğrenilmektedir.
Mekke halkı her yıl Zilhıccenin bitmesine üç gün kala akşam namazı vakti Ferhadiye’de toplanıyor ve geceyi burada geçiriyordu.
5 Zilhicce 1072’de (22 Temmuz 1662) burayı gören Faslı Ayyâşî de tepenin ağaçlık olduğunu ve üzerindeki düzlükte fakirlere yemek verildiğini kaydetmektedir.
X. (XVI.) yüzyılın ikinci yarısında Cennetü’l-Muallâ yakınlarındaki Ferhadiye adı verilen yerin burası olduğu tahmin edilmekte ve İbn Zahîre’den de Resûlullah’ın cinlerle buluştuğu mekânın meşhur olduğu ve yine üzerinde bir cami bulunmadığı öğrenilmektedir.
Mekke halkı her yıl Zilhıccenin bitmesine üç gün kala akşam namazı vakti Ferhadiye’de toplanıyor ve geceyi burada geçiriyordu.
5 Zilhicce 1072’de (22 Temmuz 1662) burayı gören Faslı Ayyâşî de tepenin ağaçlık olduğunu ve üzerindeki düzlükte fakirlere yemek verildiğini kaydetmektedir.
Cin Mescidi (مسجد الجن), Mekke, Suûdî Arabistan
Bu tepeye ilk mescid, 18 Muharrem 1112 (5 Temmuz 1700) tarihinde buraya gelen Mimar İbrahim Ağa tarafından yer altında, kubbesiz ve minaresiz olarak yapılmış ve adına Cin Mescidi denmiştir.Mescid kuzey ve güney taraflarından 8, batı tarafından 16 ve doğu tarafından 11 adım uzunluğunda idi.
1943 yılında yeniden tamir edilen cami, nihayet 2000 yılında modern bir cami olarak ve minareli bir şekilde yer üstünde yeniden inşa edilmiştir.
Mescidin Kubbesi
Malûm Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem aynı zamanda cinlerin de peygamberidir.Kur’ân-ı Kerîm’de, “Ben cinleri ve insanları ancak Bana ibadet etsinler diye yarattım”(Zariyat Sûresi:56) buyruluyor.
Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem muhtelif zaman ve mekânlarda cinlere tebliğde bulunur, Kur’ân’dan âyetler okurdu.
619 yılında İslâm’ı tebliğ için gittiği Taif şehrinden dönüşünde, Mekke’de Batn-ı Nahle de denilen bu yerde namaz kılmıştı.
Mescidin İçinde Bir Görünüm
Bir defasında geceleyin Abdullah ibn-i Mesud Radıyallâhü Anh ile birlikte Hacûn yakınlarında bulunan bu yere geldiler.
Orada Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem toprağa bir daire çizip, Abdullah ibn-i Mesud Radıyallâhü Anh’a dairenin içinde kalmasını emir buyurarak daha ileride cinlerle toplantı yaptı.
Cinlere Kur’ân okudu ve onları imana dâvet etti.
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem’in cinlere Kur’ân okuyup imana dâvet ettiği ve cinlerin burada Müslüman oldukları, Cin Sûresinin 1-16. âyetlerinde belirtilmektedir.
Orada Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem toprağa bir daire çizip, Abdullah ibn-i Mesud Radıyallâhü Anh’a dairenin içinde kalmasını emir buyurarak daha ileride cinlerle toplantı yaptı.
Cinlere Kur’ân okudu ve onları imana dâvet etti.
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem’in cinlere Kur’ân okuyup imana dâvet ettiği ve cinlerin burada Müslüman oldukları, Cin Sûresinin 1-16. âyetlerinde belirtilmektedir.
Mescidin Mihrâb ve Minberi
Bundan dolayı buraya “Mevziu’l-Hat”, daha sonra bu noktada yapılan mescide de Mescid-i Cin adı verilmiştir.
Halen camiye, isimleri bir duvarına yazılmış olan yedi cinin Resûl-i Ekrem Sallallâhü Aleyhi ve Sellem’e bu mevkide biat etmeleri sebebiyle “Mescid-i Bey‘a” da denilmektedir.
Ancak Akabe biatlarının gerçekleştirildiği yerde de aynı adı taşıyan bir cami vardır.
Halen camiye, isimleri bir duvarına yazılmış olan yedi cinin Resûl-i Ekrem Sallallâhü Aleyhi ve Sellem’e bu mevkide biat etmeleri sebebiyle “Mescid-i Bey‘a” da denilmektedir.
Ancak Akabe biatlarının gerçekleştirildiği yerde de aynı adı taşıyan bir cami vardır.
Cin Mescidi (مسجد الجن), Mekke, Suûdî Arabistan
Burada Müslüman olan cinlerin sayısının yedi olduğu ve Nusaybin Cinlerinden olduğu rivayet edilir.
Cinlerden iman edenler kavimlerini de imana dâvet etmek üzere yurtlarına döndüler.
Şafak sökünce Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem görüşmesini bitirdi ve İbn-i Mesud Radıyallâhü Anh ile birlikte Mekke’ye döndüler.
Günümüzde modern bir cami görünümünde bulunan Cin Mescidi, yakınında yer alan Cennetü’l-Mualla kabristanı ile beraber hacılar tarafından ziyaret edilmektedir.
Bununla beraber Cin Mescidini ziyaret etmek haccın bir menasiki değildir.
Kaynak: https://islamansiklopedisi.org.tr/mescid-i-cin
Cinlerden iman edenler kavimlerini de imana dâvet etmek üzere yurtlarına döndüler.
Şafak sökünce Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem görüşmesini bitirdi ve İbn-i Mesud Radıyallâhü Anh ile birlikte Mekke’ye döndüler.
Günümüzde modern bir cami görünümünde bulunan Cin Mescidi, yakınında yer alan Cennetü’l-Mualla kabristanı ile beraber hacılar tarafından ziyaret edilmektedir.
Bununla beraber Cin Mescidini ziyaret etmek haccın bir menasiki değildir.
Kaynak: https://islamansiklopedisi.org.tr/mescid-i-cin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder