1590-1680 yılları arasında yaşayan Taceddin Sultan‘ın açık adı “es-Seyyid Şeyh Taceddin Mustafa bin Taceddin-El Ankaravi” dir.
Babası Bursa Kaplıca Medresesi Müderrisliğinden (1010/1601) tarihinde Ankara Müftülüğüne atanmış ve bu görevde iken (1018/1609) tarihinde Ankara’da vefat etmiş olan Tezkireci Taceddin Efendi’dir.
Ailesi Taceddinoğulları Beyliği’nin bir kolu olarak Ankara’ya yerleşmiştir.
Babasının görevinden dolayı küçük yaşlarda Bursa’da bulunan Taceddin Sultan, burada Mehmet Muhyiddin Üftade Hazretlerinden feyz almış ve daha sonra Üftade Hazretlerinin müridi olan İstanbul Üsküdar’da Aziz Mahmut Hüdai (1543-1628) Hazretlerinden ders almış ve Ankara’da Hamamönü’ne yerleşerek irşada başlamıştır.
Bu mekanda kurduğu dergah, Celvetiye Tarikatı’nın Taci koludur.
Taceddinzade Şeyh Mustafa’yı çok seven halkımız ona Taceddin Sultan ve Taceddin-i Veli unvanlarını uygun görmüştür.
Taceddin Dergahı, Ankara Tekke Ahmet Mahallesi’nde Taceddin Sultan tarafından XVII. Yüzyılın ilk yarısında külliye halinde yaptırılmış ve vakfedilmiştir.
Taceddin Dergahı’nın 1610’da meydana gelen Hamamönü yangınından sonra yapıldığı 1650’lerde cami ve dergahın hizmete açık olduğu, Şeyh Taceddin Mustafa’nın 1664’te hayatta ve görevinin başında olduğu bilinmektedir.
Taceddin Sultan, Arapça ve Farsçayı bu dillerde eser telif edecek kadar iyi bildiği halde, tasavvufi şiirlerini sade bir Türkçe’yle yazmıştır.
Ankara Şer’iye Sicilleri’nde yer alan 16 Mayıs 1823 tarihli fermanda; halkın ve devlet görevlilerinin gösterdikleri yoğun ilgi ve saygının bir ifadesi olarak Taceddini Veli mahallesi sakinlerinin vergiden muaf tutuldukları belirtilmektedir.
Bugünkü
yapıların II. Abdülhamid Devrinde (1876-1909) yeni baştan inşa
edildiği, türbe kapısı üzerinde bulunan (1901) tarihli tadilat
kitabesinden anlaşılmaktadır.
Türbe, Camii ve minareyi II.Abdülhamid
kendi özel servetinden tahsis ettiği 60 bin kuruşla, 1802-1901
tarihleri arasında yeniden yaptırmıştır.
Taceddin Dergahı’nın
bitişinde yer alan ve halen Mehmet Akif Müze Evi olarak kullanılan bina
şeyh Osman Vafi’nin Şeyhlik zamanında (1827-1853) onun gayretleriyle
selamlık binası olarak yaptırılmıştır.
Mehmet Akif Ersoy, İstiklal
Marşı’nı yazmak üzere tekke ve zaviyelerin kapatılmasına kadar görev
yapan Şeyh Taceddin Mustafa tarafından işte bu binaya davet edilmiştir.
Mehmet
Akif Ersoy İstiklal Marşı’nı Nisan 1920-Mayıs 1921 tarihleri arasında
ikamet ettiği Taceddin Sultan Dergahı’nın manevi atmosferinde yazmıştır.
Tasavvuf
ekolünün güzide öğrencilerinden hatta hocalarından biri olan bu büyük
Allah dostu, Taceddin Sultan Hazretleri; Hüseyin Gazi, Hacı Bayram Veli,
Ulus’ta Hallaç Mahmut Er Dede Sultan gibi Ankara’nın manevi anlamdaki
temsilcilerinden biridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder