Şişli Etfal Hastanesi Camii, Şişli, İstanbul
Şişli Etfal Hastanesi Camii, İstanbul'un Şişli İlçesi Hamidiye Etfal Hastanesi’nin bahçesinde yer almaktadır.
II. Abdülhamid tarafından 1899’da yaptırılmıştır.
Hastane
yönetimi tarafından yayımlanan Hamidiye Etfal Hastahane-i Alisi’nin
İstatistik Mecmua-i Tıbbiyesi (Annales, 1907) adlı yayında, projesinin
hastane baş mimarı ve Mühendishane-i Hümayun hocalarından Mahmud Şükrü
Bey tarafından hazırlandığı ve inşa edildiği belirtilmektedir.
Öte
yandan Udine Kent Müzesi (Civici Museum) Arşivi’nde kule ve mescidin
mimar R. d’Aronco tarafından tasarlanmış imzalı bir projesi ve eskizleri
bulunmaktadır.
Proje ve yapı 1981’de R. d’Aronco’nun adına
düzenlenen sempozyum da tanıtılmış; d’Aronco’nun projesinin Mahmud Şükrü
Bey tarafından bazı değişiklikler yapılarak kullanıldığı
belirtilmişti.
Milli Saraylar Arşivi’ndeki bazı belgelere
göre de d’Aronco’nun yapının gözetimi için bir diğer İtalyan mimar Felix
Pellini’nin adını verdiği anlaşılmaktadır.
Ancak Felix Pellini’nin yapım aşamasında çalışıp çalışmadığı henüz bilinememektedir.
Özetle
yapımda d’Aronco’nun projesinin kullanıldığı ancak uygulamanın büyük
bir ihtimalle F. Pellini tarafından yapıldığı ve Mahmud Şükrü Bey’in
katkısının değişiklik direktifleri olarak ve resmi düzeyde bir uygulama
yürütücülüğü olarak varlığı söylenebilir.
R. d’Aronco’nun projesi, uygulanan eser ile büyük benzerlik taşımaktadır.
Hastanenin
yapılmasına özel bir ilgi gösteren II. Abdülhamid’in bir mescid ve saat
kulesi yapılması emrini ve siparişini, d’Aronco’nun doğal olarak
dikkatle ele aldığı bellidir.
Mimar, son derece ilginç bir
yaklaşımla mescid ve minare işlevini de vermiş ve sonuçta aynı zamanda
bir anıt da olan tasarımını gerçekleştirmiştir.
Eser, zeminde, 10x13 m boyutunda dikdörtgen bir plana sahiptir.
0,70x0,70 m ölçüsünde dört çift ayak tarafından taşınan düz atkılı bir örtüsü ve kiremit kaplı bir çatısı vardır.
D’Aronco’nun
projesinde mescidin içine yerleştirilmiş olan kule, uygulamada yarım
aks dışarı alınmış; daha geniş ve işlevsel bir iç mekân elde
edilmiştir.
Yine d’Aronco’nun projesinde üstü geniş bir
saçakla örtülmüş olan ve mescidi çepeçevre dolaşması öngörülen revaklar
iç mekâna alınmıştır.
D’Aronco’nun projesinde revaklı bölüme üç yandan çıkılmaktadır.
Mevcut yapıda ise biri saat kulesine diğeri mescid bölümüne ait olmak üzere iki giriş vardır.
D’Aronco’nun proje ve eskizleri art nouveau ve oryantalist çeşitlemeler ile daha sofistike öneriler içermektedir.
Uygulama ise bazı oryantalist motifler içeren daha klasik, sade ve durağan bir tasarıma işaret etmektedir.
Dönemin yazılarında yapı için style Turc (Türk üslubu) teriminin kullanıldığı görülmektedir.
Yaklaşık 20 m yüksekliğindeki kule, kare planlıdır.
Kırmızı tuğla ve beyaz mermerin renk almaşığının kullanıldığı bir cephe düzenlemesi yapılmıştır.
Köşeler ayrık derzli taş kaplama ile çerçevelenmiş, ortası tuğla ile örülmüştür.
Eksende
yüksek ve sivri kemerli ve mukarnas üzengili bir nişe oturan pencereler
vardır. Kemer alanının içine ise saat yerleştirilmiş, pencere bölümü de
bir çift gotik kemerli kayıtla bölünmüştür.
D’Aronco’nun eskizlerinde üçgen alınlık içinde gösterilen giriş kapısı, burada üstü sivri kemerli bir çerçeve içindedir.
Bu kemer kısmında binanın kitabesi vardır.
Kulenin gövdesi, dörtkenarını çevreleyen bir balkon-şerefe ile bitirilmiştir.
Bu balkon-şerefenin kenar ortalarına birer çanakla desteklenen küçük dairesel çıkmalar yapılmıştır.
Mermerden korkulukları olan balkon bölümü alttan bir dizi takozla dekoratif olarak desteklenmiştir.
Üst kesim, yine ayrık derzli taş örgülüdür.
En
üstte köşeleri tutan dört küçük dekoratif pilon, proje ve eskizlerde
olmayan ama mimarın daha eski çalışmalarında kullandığı bir motiftir.
Kulenin
saatinin hem alaturka hem de alafranga saati gösterdiği “porcelaine
diaphane”dan yapıldığı; rakamların porselen üzerine siyahla boyanmış
olduğu ve geceleri aydınlatıldığı, dönemin yayınlarından
anlaşılmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder