Cedid Ali Paşa Camii, Babaeski, Kırklareli
Cedid Ali Paşa Camii, Kırklareli'nin Babaeski İlçesi'nde, İstanbul yolu üzerinde yer almaktadır.Cami, Hersekli Semiz Ali Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Caminin inşa kitabesi olmamakla beraber, Mimar Sinan’ın eserlerini veren kaynaklarda Mimar Sinan tarafından yapıldığı belirtilmektedir.
Semiz Ali Paşa’nın 1561-1565 yıllarında Vezir-i Azam oluşu dikkate alınacak olunursa, Caminin de XVI.yüzyılın ortalarında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Cami avlusunun batı portali üzerinde, Sultan II.Mahmut zamanında, 1832-1833 yıllarında tadilattan geçirildiğini belirten bir kitabe bulunmaktadır.
Kitabe:
Şeyhinşah, ibâdet-pişe han Mahmud hayr a’mâl
O, hâmi-i şeriat âlemin emn ü emânıdır.
Değil Hz.Peygamber ve Zıll-ı Cenabı Hak
Cihânın padişâhı mehdi i sahib-i zamanıdır
Ali Paşanın etti ma’bedin ta’mir gördüğü
Senây-ı cûdu hayrı herkesin vird-i zebanıdır
Sâlat-ı hamse de ol şah-ı devrana dua kıl kim
Bu din ve devlet ve mülkün medâr-ı fahr-ı şânıdır
Sipihr tâkına aynı Süreyyâ oldu tarihim
Bu dil-cü camiin muhyisi han Mahmud sânidir.
1248 (1832-1833)
Cedid Ali Paşa Camii, medrese, hamam, kervansaray, dükkanlar ve kütüphaneden meydana gelen büyük bir külliye halinde yapılmış olmasına rağmen, cami dışındaki binalar tamamen yıkılmış ve günümüze gelememiştir.
Cami kareye yakın dikdörtgen planlı olup, mihrap dışarıya doğru çıkıntılıdır.
İbadet mekanının üzeri altı kemer üzerine oturmuş merkezi bir kubbe ve onu destekleyen yarım kubbelerle örtülmüştür.
Üst örtüyü taşıyan altı payeden ikisi kuzey ve güneydeki duvara gömülüdür.
Doğu ve batıdakiler ise, oldukça büyük payanda niteliğindedir.
Güneyde mihrap önündeki bölümün üzerini de yarım bir kubbe örtmektedir.
Merkezi kubbe ve yarım kubbelerin oluşturduğu kademeli örtü sistemi caminin dış görünümüne kütlevi bir şekil vermiştir.
Caminin Mihrabı
Düzgün kesme taşlardan yapılmış olan caminin dış duvarlarını çepeçevre bir saçak kornişi kuşatmıştır. Doğu, batı ve güneydeki pencereler üst üste iki dizi halinde sıralanmıştır.
Bunlardan üst sıradaki pencereler sivri kemerli ve alçı şebekelidir.
Alt sıradaki pencereler dikdörtgen olup, ince profillerle çevrelenmiştir.
İbadet mekanı pencerelerle aydınlatılmış olup, son derece ferah bir görünümdedir.
Beyaz badanalı merkezi kubbenin ortasına Avrupai üslupta bitkisel motiflerden oluşan büyükçe bir göbek yapılmıştır.
Ayrıca kubbe kasnağı altında da dar bir friz dolaşmaktadır.
Bunların altındaki pandantifler stalaktitli olup, oldukça kaliteli bir işçilik göstermektedir.
Mihrap iki yanındaki pencerelerin arasında yer almaktadır.
Mermerden, altı köşeli mihrap nişi stalaktitlidir.
Dikdörtgen bir bordürle de sınırlanmıştır.
Bu bordürün alınlığı palmetlerle bezenmiştir.
Güney duvarı çıkıntısının sağ yanındaki minber mermerdendir.
Çeşitli geometrik ve bitkisel motiflerle bezelidir.
Son cemaat mahalli güney duvarını ve ibadet mekanının kuzey duvarının devamı şeklinde iki yana taşırmıştır.
Her iki duvarda da sivri kemerli birer penceresi vardır.
Son cemaat mahalli doğuda üç, batıda iki büyük pencere şeklindedir.
Bunlar büyük tezyini kemerler içerisine alınmıştır.
Son cemaat mahallinin dış revakında altı sütun bulunmakta olup, bunlardan ortadaki iki sütun köfeki taşından poligonal gövdeli, mukarnas başlıklıdır.
Yan taraftaki sütunlar ise baklava başlıklı, silindirik mermer gövdelidir.
Ayrıca iç revak sütunları da silindirik, mermer gövdeli, mukarnas başlıklıdır.
Caminin kuzey duvarı ortasındaki portali silmeli, dikdörtgen bordürle çevrelenmiş stalaktitli olarak sona ermektedir.
Ayrıca iki yanında stalaktitli küçük birer niş bulunmaktadır.
Caminin kuzeybatısındaki minarenin kaidesi ince silmelerle dikdörtgen panolar halindedir.
Gövde çok yüzlü olup, tek şerefelidir.
Şerefe altında son derece güzel işlenmiş stalaktit frizleri bulunmaktadır.
Minare Balkan Savaşı sırasında, 1912’de Bulgarlar tarafından kısmen yıkılmıştır.
Cami ve minare Vakıflar Genel Müdürlüğü mimarı Süreyya Yücel tarafından yeni baştan yapılırcasına 1939-1940 yıllarında tamir edilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder