Melek Ahmet Paşa Camii, Diyarbakır’ın Merkez Sur İlçesinde, Urfa Kapısı yanında yer almaktadır.
Camiyi, aslen Diyarbakırlı olan Melek Ahmet Paşa 1587-1591 yılında yaptırmıştır.
Mimar Sinan’ın eserlerinin listesini veren Tuhfetül Mi’marin de Mimar Sinan eseri olarak geçmesine rağmen Mimar Sinan ile ilgili eserlerde ismi geçmemektir.
Yüksek bir kaide üzerinde, altında da dükkanlar bulunan camiye merdivenle çıkılmaktadır.
Bu yüzden de Diyarbakır camilerinden ayrılan bu yapının güney ve kuzey cepheleri siyah beyaz taş sıraları, diğer cepheleri de yalnızca siyah taştan yapılmıştır.
Ayrıca kubbenin sekizgen kasnağı da siyah beyaz taş sıraları ile örülmüştür.
Caminin giriş kapısı diğer camilerden ayrı olarak güney mihrap duvarındaki büyük bir portal caminin altındaki yola açılmakta önce kuzey kısmındaki avluya, sonra da merdivenlerle camiye çıkılmaktadır.Batı bölümünün altından da ana caddeye açılan bir sokak geçmektedir.
Caminin güneydeki girişi duvardan dışarı çıkıntılı olup üç dilimli bir kemerden sonra mukarnaslı bir niş ile sonuçlanmaktadır.
Portalin sağ ve solunda iki küçük niş bulunmaktadır.
Kuzey bölümünde minarenin sağ tarafından merdivenle camiye çıkılmakta, basit kemerli bir kapıdan da içeriye girilmektedir.
Burada Diyarbakır camilerinde görüldüğü gibi zengin bezemeli bir son cemaat yeri yapılmamıştır.
Caminin ibadet mekanı dikdörtgen planlı olup, ortadaki dört payenin üzerine tromplu sekizgen bir kasnak üzerine oturtulmuş kubbe ile üzeri örtülüdür.
Kubbe kasnağına dört tane sivri kemerli pencere açılmış ve ibadet mekanının yukarıdan aydınlanması sağlanmıştır.
Merkezi kubbenin dışında kalan bölümler çapraz tonozlarla örtülerek genişletilmiştir.
İçerisindeki duvarlar 1 m. yüksekliğe kadar XVI.yüzyıl çinileri ile kaplanmıştır.
Ayrıca caminin mihrabı da çinilidir.
Beş kenarlı mihrap mukarnaslar, köşe sütunları ile oldukça zengin bir görünümdedir.
Caminin kuzey yönündeki merdivenin sağında bulunan minare camiden ayrı olarak yapılmıştır.
Kaide kısmındaki taş bezemeleri ile dikkati çekmektedir.
Gövde silindirik, tek şerefelidir. Şerefe altı mukarnaslarla bezenmiştir.
Minarenin yarısına kadar içeriden iki merdivenle, yarısından sonra da bunlar birleşerek tek merdiven olarak şerefeye çıkılmaktadır.
Bu merdivenlerden çıkanlar birbirini görmeyecek şekilde düzenlenmiştir.
Mozaik çinili bir şerit kaideyi çepe çevre dolaşmaktadır ve bu durum diğer Diyarbakır camilerinde görülmemektedir.
Camiyi, aslen Diyarbakırlı olan Melek Ahmet Paşa 1587-1591 yılında yaptırmıştır.
Mimar Sinan’ın eserlerinin listesini veren Tuhfetül Mi’marin de Mimar Sinan eseri olarak geçmesine rağmen Mimar Sinan ile ilgili eserlerde ismi geçmemektir.
Yüksek bir kaide üzerinde, altında da dükkanlar bulunan camiye merdivenle çıkılmaktadır.
Bu yüzden de Diyarbakır camilerinden ayrılan bu yapının güney ve kuzey cepheleri siyah beyaz taş sıraları, diğer cepheleri de yalnızca siyah taştan yapılmıştır.
Ayrıca kubbenin sekizgen kasnağı da siyah beyaz taş sıraları ile örülmüştür.
Caminin giriş kapısı diğer camilerden ayrı olarak güney mihrap duvarındaki büyük bir portal caminin altındaki yola açılmakta önce kuzey kısmındaki avluya, sonra da merdivenlerle camiye çıkılmaktadır.Batı bölümünün altından da ana caddeye açılan bir sokak geçmektedir.
Caminin güneydeki girişi duvardan dışarı çıkıntılı olup üç dilimli bir kemerden sonra mukarnaslı bir niş ile sonuçlanmaktadır.
Portalin sağ ve solunda iki küçük niş bulunmaktadır.
Kuzey bölümünde minarenin sağ tarafından merdivenle camiye çıkılmakta, basit kemerli bir kapıdan da içeriye girilmektedir.
Burada Diyarbakır camilerinde görüldüğü gibi zengin bezemeli bir son cemaat yeri yapılmamıştır.
Caminin ibadet mekanı dikdörtgen planlı olup, ortadaki dört payenin üzerine tromplu sekizgen bir kasnak üzerine oturtulmuş kubbe ile üzeri örtülüdür.
Kubbe kasnağına dört tane sivri kemerli pencere açılmış ve ibadet mekanının yukarıdan aydınlanması sağlanmıştır.
Merkezi kubbenin dışında kalan bölümler çapraz tonozlarla örtülerek genişletilmiştir.
İçerisindeki duvarlar 1 m. yüksekliğe kadar XVI.yüzyıl çinileri ile kaplanmıştır.
Ayrıca caminin mihrabı da çinilidir.
Beş kenarlı mihrap mukarnaslar, köşe sütunları ile oldukça zengin bir görünümdedir.
Caminin kuzey yönündeki merdivenin sağında bulunan minare camiden ayrı olarak yapılmıştır.
Kaide kısmındaki taş bezemeleri ile dikkati çekmektedir.
Gövde silindirik, tek şerefelidir. Şerefe altı mukarnaslarla bezenmiştir.
Minarenin yarısına kadar içeriden iki merdivenle, yarısından sonra da bunlar birleşerek tek merdiven olarak şerefeye çıkılmaktadır.
Bu merdivenlerden çıkanlar birbirini görmeyecek şekilde düzenlenmiştir.
Mozaik çinili bir şerit kaideyi çepe çevre dolaşmaktadır ve bu durum diğer Diyarbakır camilerinde görülmemektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder