Caminin kitabesi günümüze gelmediğinden yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır.
Bununla beraber Alaüddevle’nin 1515’te öldüğü dikkate alınırsa caminin de XVI.yüzyılın başlarında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Cami 1901 yılında ön cephesi siyah ve beyaz taşlardan olmak üzere tek kubbeli olarak Mimar Armenek ve Kirkor ustabaşı tarafından yeniden yapılmıştır.
Yalnızca minaresi orijinalliğini korumuştur.
Kare planlı caminin üzeri tek kubbe ile örtülmüştür.
Bezeme yönünden oldukça zengin olan bu yapının cephesi siyah ve beyaz taş dizileri ile hareketlendirilmiştir. Ayrıca pencere çerçevelerinde de yine siyah ve beyaz taşlardan bezemeler görülmektedir. Caminin oldukça yüksek ve sivri kemerli giriş kapısı yapıldığı dönemin özelliklerinden olan Ampir üslubunu yansıtmaktadır.
Mihrap üçgen alınlık içerisinde olup bu yönü ile Osmanlı camilerinden ayrılmaktadır. Ermeni kiliselerinde görülen bu üslubun burada uygulanışı, camiyi 1901 yılında yapan Ermeni olan mimarından kaynaklandığı sanılmaktadır. Bunun yanı sıra Hıristiyan sanatında görülen kemer içerisindeki küçük sütunlu pencere ve onların üzerinde yer alan yuvarlak pencere sistemi de aynı nedenle uygulanmıştır.
Mihrap içerisinde Barok üslubu yansıtan motifler bulunmaktadır.
Çoğunlukla bunlar çiçek ve altıgen bezemelerdir.
Caminin kare kaideli silindirik gövdeli minaresi Memluklu mimarisini yansıtmaktadır.
Minarenin şerefe korkulukları sağır nişlerle hareketlendirilmiş, şerefenin altı da mukarnas dolgu ile bezenmiştir.
Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bu camiyi "Sultan Alaüddevle Camisi" olarak tanıtmıştır. Vakıflar Genel Müdürlüğü arşivinde Alaüddevleye ait 4 adet vakfiye bulunmaktadır. Bunlardan hicri 906 (Miladi 1506) tarihli Arapça vakfiyede Dulkadiroğlu Beyliği'nin diğer yerleşmelerinde inşa edilen yapılarla birlikte "Ayıntab şehrinde de yeni bir camii inşa edildiğinden" de söz edilmektedir. Ayrıca Başbakanlık Osmanlı Arşivinde 1557 yılına ait Ayıntab Vakıf Defteri ile Halep Evkaf Defteri'nde de camiye gelir temin edilmesi ile ilgili bilgilere rastlanmaktadır.
Gaziantepli ünlü araştırmacı Cemil Cahit Güzelbey (1908-1995) harabe halindeki eski caminin yıkılıp yerine bugünkü caminin inşa edilişini babasından aldığı bilgilere ve bu işin içinde olan kişilere dayandırarak yayınlamıştır.
Eski camii 1898 yılında yıkılmış enkazı 200-300 metre ilerideki Kale'nin hendeğine doldurulmuştur. Caminin mimarının Ermeni azınlıktan Ermenak Efendi olduğu ve yapının kentte diğer önemli yapıları da inşa etmiş olan Kirkor Usta tarafından yapıldığı bilinmektedir. Cami inşasında halktan toplanan paralar yeterli olmadığından kubbe yapımında 2. Abdülhamit Han'ın gönderdiği paralar kullanılmıştır. Camii H.1329 (Miladi 1903 ) yılında hizmete açılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder