Türbe, kesme taştan kare planlı, üzeri kubbeli olarak yapılmıştır.
Kubbenin üzeri dıştan ahşap çatılı sivri kurşun bir külahla örtülüdür.
Türbenin cephesinde yan yana üç kemerli bir eyvan bulunmaktadır.
Ortadaki büyük kemerin altındaki demir parmaklıklı çift kanatlı bir kapıdan içeriye girilmektedir.
Buradaki kemerin üzerine çarkıfelek, 12 İmam’ı temsil eden altılı yıldız, ay ortasında teslim taşı motifleri işlenmiştir.
Türbenin giriş kapısı mermer ve oyma olup, sonradan bunlar alçı oymalarla takviye edilmiş ve daha zenginleştirilmiştir.
Kapının üzerinde yazıya benzer bir kabartma, balık motifi görülmektedir.
Giriş kısmındaki mermer çıkıntılar üzerine de ikisi sağda, ikisi de solda olmak üzere dört güvercin kabartması eklenmiştir.
Kapının en üst noktasına “Allah”, onun biraz altına sekiz defa yinelenen “El Hayy El Kayyum El Vâcid El Mâcid El Vâhid El Ehad” yazısı yazılmıştır.Türbe içerisinde Hacı Bektâş-ı Velî’nin yüksek sandukası bulunmaktadır.
Türbenin içerisi XV. Ve XVI.yüzyıla tarihlendirilen kalem işleri ile bezenmiştir.
Ayrıca çeşitli ayetler ve yazılar da onları tamamlamaktadır.
Kapıdan sekiz basamaklı bir merdivenle çıkılan türbeden sonra düz bir bölüme gelinmektedir.
Bu geçidin sonunda türbe girişinin yanında yapı kalfası Yanko Medya’nın mezarı olduğu söylenen bir mezar bulunmaktadır.
Bu mimar çatıda çalışırken ayağı kayarak düşmüş, düşerken de “Yetiş Ya
Hazreti Pir” diye bağırdığı sırada sanki birisi tarafından tutulmuş
gibi yere rahatça inmiştir.
Bu mimarın Hacı Bektâş-ı Velî’ye bağlılığı ve Onun yolunda olduğundan ötürü öldükten sonra türbenin yanına Pirin kapısının eşiği altına, kendi vasiyeti üzerine gömülmüştür.
Pir Evi girişinin sağ ve solundaki sekilerde dergâha hizmet etmiş babaların mezarları bulunmaktadır.
Bunlar arasında Hacı Mehmet Baba (1897), Şair Turabi Ali Dedebaba (1868), Kara Baba, Sersem Ali Dedebaba, Vahdeti Baba, Ak Baba, Hacı Feyzullah Baba (1913), Halil Dede, Mahmut Baba (1848), Nebi Dede (1835) bulunmaktadır.
Bu mimarın Hacı Bektâş-ı Velî’ye bağlılığı ve Onun yolunda olduğundan ötürü öldükten sonra türbenin yanına Pirin kapısının eşiği altına, kendi vasiyeti üzerine gömülmüştür.
Pir Evi girişinin sağ ve solundaki sekilerde dergâha hizmet etmiş babaların mezarları bulunmaktadır.
Bunlar arasında Hacı Mehmet Baba (1897), Şair Turabi Ali Dedebaba (1868), Kara Baba, Sersem Ali Dedebaba, Vahdeti Baba, Ak Baba, Hacı Feyzullah Baba (1913), Halil Dede, Mahmut Baba (1848), Nebi Dede (1835) bulunmaktadır.
Pir Evi giriş kapısına Ak Kapı ismi verilmiştir.
Bu kapı düzgün mermerden yapılmış, üzeri de Selçuklu dönemine tarihlenen motiflerle bezenmiştir. Kapının üzeri sarkıtlıdır ve iki yanına da hücreler yerleştirilmiştir.
Kapı kemerinin üzerindeki kilit taşına Selçukluların çift başlı kartalı, altına da boya ile ibrik şeklinde bir yazı eklenmiştir.
Ak Kapıdan iki basamaklı bir merdivenle bir koridora geçilmektedir.
Bu koridorun sağ tarafında ise Çilehane veya Kızılca Halvet denilen mekân bulunmaktadır.
Bu kapı düzgün mermerden yapılmış, üzeri de Selçuklu dönemine tarihlenen motiflerle bezenmiştir. Kapının üzeri sarkıtlıdır ve iki yanına da hücreler yerleştirilmiştir.
Kapı kemerinin üzerindeki kilit taşına Selçukluların çift başlı kartalı, altına da boya ile ibrik şeklinde bir yazı eklenmiştir.
Ak Kapıdan iki basamaklı bir merdivenle bir koridora geçilmektedir.
Bu koridorun sağ tarafında ise Çilehane veya Kızılca Halvet denilen mekân bulunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder