9 Ağustos 2023 Çarşamba

Battal Gazi Camii, Melikgazi, Kayseri

Battal Gazi Camii, Melikgazi, Kayseri
Battal Gazi Camii, Kayseri'nin Merkez Melikgazi İlçesi'nde Karacaoğlu Mahallesi Gürpınar Sokak’ta bulunmaktadır.
Harime giriş kapısının üzerinde dört satırlık mermer tamir kitabesi yer almaktadır.
Bu kitabede şöyle yazmaktadır:"Şüheda kabrini kıldı ihyaya himmet
Battal Gazi Camiini tamir ile Osman Paşa 
Şefaat niyaz ile eyledi hizmet 
Sene 1241"

Battal Gazi Camii'nin İçinden Bir Gönümüm

Battal Gazi Camii’nin ne zaman ve kim tarafından inşa edildiği kesin olarak bilinmemektedir. 
Eserden ilk olarak XII.yy’da Anadolu’ya gelen Arap tarihçisi El-Herevi bahsetmektedir.
Ardından yine Arap tarihçilerinden Zehebî de cami hakkında bilgiler vermektedir. 
Her iki tarihçide caminin VIII.yy.’da Araplar tarafından Anadolu’nun fatihi Battal Gazi’nin
hatırasına ithaf olunduğunu belirtmektedirler. 
Alev Çakmakoğlu Kuru, caminin inşa tarihi ile ilgili olarak Danişmentli Melik Mehmed Gazi döneminde (1134–1141/42) yapılmış olabileceğini belirtmektedir. 
Erol Yurdakul-Mehmet Çayırdağ eserin Kayseri’deki diğer eserlerle birlikte Muzaffereddin Mahmut ve onun kızı Atsız Elti Hatun’un zamanında, 1204–1210 yılları arasında restore edildiğini ileri sürmektedir.
Cami ile alakalı muhtelif zamanlara ait tarihi bilgiler bulunmaktadır.
Kayseri evkaf defterlerinde geçen bilgilere göre Battal Mescidi Vakfı 1500 ve 1584 tarihlerinde hatırı sayılır bir akara sahiptir. 
17.yy seyyahlarından Evliya Çelebi, Kayseri’yi ziyaretinde Seyyid Battal Cafer Gazi Tekkesi’nden
ve burada bulunan Kırk Nisalar Türbesi’nden bahsetmektedir. 
Seyyah bu tekkenin Bektaşiler tarafından kullanıldığını belirtmektedir.

Battal Gazi Camii, Melikgazi, Kayseri

Cami ile alakalı Kayseri Şer’iyye Sicillerinde şu bilgiler geçmektedir:

  • H.1049-M.1640 tarihli Kayseri Şer’iyye Sicil Defteri’ndeki 3 nolu belgede, Kayseri’de Battalgazi Camii hatibi Kasım Çelebi’nin yerine geçici olarak Abdülaziz Halife’yi hatip tayin ettiğine dair bilgi;
  • H.1067/68-M.1656/57 tarihli Kayseri Şer’iyye Sicil Defteri’ndeki 365 nolu belgede, Kayseri’de Battalgazi Camii Şerif’inde Hatip Şeyh Kasım’ın istifa etmesiyle yerine Ali Halife’nin tevcih olduğuna dair bilgi; 
  • H.1157-M.1744 Tarihli Kayseri Şer’iyye Sicil Defteri’ndeki 283 nolu belgede, Mehmet oğlu Mustafa’nın Ahmet adlı kişinin Acem asıllı kölesi Ali tarafından Battal Gazi Cami’inde livata edildiğinin ortaya çıkması üzerine Ali’nin siyaseten katledilmesine dair Kayseri Sancağı mütesellimine gönderilen belge hakkında bilgi ;
  • H.1246/48-M.1831/32 tarihli Kayseri Şer’iyye Sicil Defteri’ndeki 195 nolu belgede, Evkaf-ı Hümayun’dan Arapkir Kasabası’nda Debbağ Köprüsü denilen yerde İstanbul gümrüğü muhassılı Vezir Osman Paşa vakfından kırk beş akçe vazife ile Seyyid Battal Gazi Türbesi’ndeki Mescid’de imamlık görevinin Hafız Mehmet Halife’den alınarak Mehmet Raşid Halife’ye tevcih edildiğine dair bilgi bulunmaktadır.

Battal Gazi Camii'nin Mihrabı

Battal camini 1824-1825 tarihinde Osman Paşa tarafından tamir ettirildiğinde, Osman Paşa camiye namazgâh, su kuyusu, ziyaretçiler için bir köşk oda ilave ettirmiştir.
Yüksek bir tepe üzerinde inşa edilen cami kuzey-güney doğrultuda uzanmaktadır. 
Caminin kuzeydoğusuna bitişik olarak tasarlanmış bir türbe bulunmaktadır.
Caminin güney cephesi tamamen sağır bırakılmıştır. 
Cephenin tam ortasında mihrap çıkıntısı bulunmaktadır. 
Mihrap çıkıntısı moloz dolgulu bir duvar üzerine yerleştirilmiştir. 
Osman Eravşar, bu kalıntıların sur kalıntısı olabileceğini belirtmektedir. 
Mihrap çıkıntısının üzeri harpuşta ile kaplanmıştır. 
Bu cephe üzerinde muhtelif devirlerde yapılmış tadilatlara işaret eden farklı ebatlardaki kesme taş malzeme kullanımı mevzubahistir.
Yine caminin güneyinde yapılan kazılar sonucunda toprağın altından kurşun borular çıkmıştır .
Caminin doğu cephesinin güney ucuna dikdörtgen formlu düz lentolu bir adet pencere açılmıştır. 
Bu cephede de muhtelif devirlerdeki tamiratlara işaret eden farklı kesme taş malzeme kullanımı dikkat çekmektedir. 
Cephenin üst kısmında iki adet taş çörten bulunmaktadır. 
Cephenin kuzeyinde türbeyle birleştiği noktada cepheye sonradan ilave edildiği dilatasyon izlerinden
anlaşılan bir duvar çıkıntısı bulunmaktadır. 

1977 yılındaki tamirat çalışmaları esnasında doğu cephe ile kuzey cephenin birleştiği noktada oluşan
çatlak aşağıya doğru açılmış ve bugünkü cephe duvarının altında ince yonu taşla inşa edilmiş ikinci bir duvara rastlanmıştır.
Bu duvar muhtemelen caminin ilk inşa devrine ait olmalıdır.
Caminin batı cephesinin kuzeyine etrafı profilli silmelerle çerçevelenmiş bir adet yuvarlak kemerli pencere bulunmaktadır. 
Yine cephenin güney tarafında dama çıkışı sağlayan mevcut izlerinden 19 adet basamaklı olduğu anlaşılan bir taş merdiven yer alır. 
Merdiven taşlarının kuzeye bakan yüzleri üzerinde profilli bezemelerle hareketlilik sağlanmıştır. 
Merdivenle yuvarlak kemerli bir kapıya ulaşılmaktadır. 
Bu kapı son tadilatlar esnasında yapılmıştır. 
Cephenin üst kısmında kuzey yönde sağlam bir taş çörten bulunurken güneyde yer alan çörten kırılmıştır.
Caminin kuzey cephesi harime giriş kısmı hariç sağır bırakılmıştır. 
Cephenin batısında gelişigüzel tasarlanmış bir mihrabiye bulunmaktadır. 
Güney cephenin doğu bölümünde yer alan türbe cepheye bitiştirilmiştir. 
Cephenin üst kısımlarında muhtelif devirlerdeki tamiratlara ait farklı kesme taş malzeme kullanımları gözlemlenmektedir.
Caminin kuzey cephesinin doğusuna bitişik olarak yapılan türbenin sadece cenazelik kısmı bulunmaktadır. 
Türbenin bütün cepheleri sağır bırakılmıştır. 
Türbenin cenazelik kısmının üzeri dışarıdan gelişigüzel olarak betonarme harçla kaplanmıştır. 
Türbeye giriş, batı cephenin ortasına yerleştirilen ve zemin kotundan üç basamak aşağıda bulunan düz lentolu dikdörtgen dar bir kapı ile sağlanmaktadır. 
Cenazelik kısmının üst örtüsü beşik tonozla kapatılmıştır.
Tonozun ortasında sonradan gelişigüzel açıldığı belli olan bir ışıklık yer almaktadır. 
Cenazeliğin güney cephesinde temsili bir sanduka bulunmaktadır. 
Cenazelik içerisinde bulunan iki taş bloktan biri üzerinde yazı, diğerinde ise iri palmetlerin birbirine bağlanmasıyla oluşturulmuş bitkisel bezemeler yer almaktadır. 
Bu blok taşlar, M. Çayırdağ’ın belirttiğine göre cami etrafında daha önceden bulunan hazireden getirilmiştir. 
Battal Gazi Camii, Melikgazi, Kayseri
Cenazeliğin kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde muhtemelen ışık gözü olarak yapılmış fakat sonraki dönemlerde dış cephede yapılan kaplamalar esnasında kapatılmış birer adet niş bulunmaktadır.
Harime giriş kapısının üzeri hafif sivri kemerli bir eyvanla kapatılmıştır. 
Bu eyvanın altında oldukça geniş tutulmuş yuvarlak kemerli bir pencere açıklığı bulunmaktadır. 
Harime giriş kapısının üzerinde dört satırlık mermer tamir kitabesi yer almaktadır.
Caminin harimine basık kemerli bir kapıdan geçilerek girilmektedir. 
Harim kuzey-güney doğrultuda mihraba dik uzanan üç sahından oluşmaktadır. 
Harimin üst örtüsü dıştan düz dam, içten sivri tonozla kapatılmıştır. 
Üst örtü, ortada bağımsız iki ayak ile güney, kuzey, doğu ve batı cephelerde duvara gömülü ikişer ayak
tarafından taşınmaktadır. 
Bu ayaklar kuzey-güney ve doğu-batı yönde atılmış kemerlerle birbirlerine bağlanmışlardır. 
Kemerlerin yan yüzleri üzerinde taşçı işaretleri bulunmaktadır. 
Harimin aydınlatılması doğu cephenin güney ucuna yerleştirilmiş bir adet şevli, batı cephenin kuzey ucuna yerleştirilmiş bir adet yuvarlak kemerli ve kuzey cephe hattının ortasına yerleştirilmiş giriş kapısının üzerinde yer alan oldukça büyük sivri kemerli bir adet pencere ile sağlanmaktadır.
Güney cephenin tam ortasında iki nişten oluşan kalemişi süslemelerle bezenmiş mihrab bulunmaktadır. Kesme tastan yapılmış olan mihrabın üzeri alçı ile sıvanmıştır. 
Mihrab nişinin birinci kademesi üzerinde, kalem işi ile yapılmış yazı bordürü yer almaktadır. 
Burada Celi-Sülüs hat ile Al-i İmran Suresi’nin 37.Ayeti yazılmıştır.
Yazı metni: Küllemâ dehale aleyhâ Zekeriyya’l mihrâb.
Açıklaması: Zekeriyya, mihraba her girdiğinde.

Battal Gazi Camii'nin Minberi, Melikgazi, Kayseri
İkinci kademe nişi çevreleyen kemer ile birinci kademe nişin arasında ve tek parça olarak tasarlanan köşelik üzerinde barok tarzda kalemisi süslemeyle yapılmış vazo motifi ve onun kenarlarından çıkan “S”, “C” kıvrımlı motifler yer almaktadır. 
Nişin ilk kademesi tonozla örtülüdür ve üzerinde kalem işi süslemeyle barok tarzda yapılmış perde motifinin nişin alt kısmına kadar uzandığı görülmektedir. 
İkinci kademe ise yarım kubbe ile örtülüdür. 
Yarım kubbenin iç kısmında, kalemişi süslemelerle barok tarzda yapılmış “S”, “C” kıvrımları ve  yukarıdan aşağıya kadar uzanan perde motifleri yer almaktadır. 
Birinci kademe nişin alt kısımlarında basamaklar bulunmaktadır. 
Mevcut mihrabın üst kısmında onarımlar sırasında ortaya çıkarılmış çini plakalar bulunmaktadır. 
Firuze renkli çini parçalarının üzerindeki bezemeler aşırı tahribattan dolayı seçilememektedir. 
Bu çini parçaları orijinalinde bu mihrabın çini malzemeden yapılmış olabileceğini düşündürmektedir.
Caminin mevcut ahşap minberi yakın devirlerde yapılmış olup, hiçbir sanat değeri bulunmamaktadır.

Cami, tezyinat açısından oldukça sade bir şekilde tasarlanmıştır. 
Süsleme unsurlarıyla sadece yapının mihrabı, batıdaki pencere ve batı cephenin güneyinde cepheden çıkıntı yapar şekilde tasarlanmış merdiven basamaklarının kuzey yüzü üzerinde karşılaşılmaktadır.

Camide inşa malzemesi olarak kesme taş malzeme kullanılmıştır.
Eserin üst örtüsü düz dam olup, üzeri kırma çatıyla kapatılmıştır.
Battal Gazi Camii'nin Kitabesi

        Kaynaklar:
  1. Doç.Dr.Yıldıray ÖZBEK, Yrd.Doç.Dr.Celil ARSLAN, Kayseri Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, Kayseri, 2008. (Kayseri Büyükşehir Belediyesi), s.212, 213, 214, 215, 216, 217.
  2. Pertev N. Boratav, “Battal”, İslam Ansiklopedisi, C. 2, M.E.B.Y., s.344;Ahmet Yaşar Ocak, “Battal Gazi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, C. 5, s. 204.
  3. Osman Eravşar, Ortaçağda Kayseri Kent Dokusunun Gelişimi, (Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Doktora Tezi), Konya, 1998, s. 222.
  4. Erol Yurdakul-Mehmet Çayırdağ, “Kayseri, Battal Gazi Camii ve Kırk Kızlar Türbesi”, Vakıflar Dergisi, Sayı: 30, Ankara, 2007. s.274.
  5. Alev Çakmakoğlu Kuru, Fetihten Osmanlı Dönemine Kadar Kayseri’de Türk Devri Mimarisi, Ankara, 1999, s. 91. Erol YurdakulMehmet Çayırdağ, a.g.m., s. 274.
  6. Osman Eravşar, Seyahatnamelerde Kayseri, Kayseri, 2000, s. 34.
  7. Yasemin Demircan Özırmak, Tahrir ve Evkaf Defterlerine Göre Kayseri Vakıfları, Kayseri, 1992, s. 99–100.
  8. Evliya Çelebi, Seyahatname, 3. Kitap, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul, 1999, s. 107,113.
  9. Mehmet Kaçan, 42 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili, (H.1049-M.1640), (Erciyes Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Lisans Tezi), Kayseri, 1999, s.12-13.
  10. Murat Tan, 66/2 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili, (H.1067/68-M.1656/57), (Erciyes Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Lisans Tezi), Kayseri, 1998, s.203.
  11. Mustafa Kılıç, 197/1 Numaralı Kayseri Şer’iyye Sicili, (H.1246/48-M.1831/32), (Erciyes  Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Kayseri, 2002, s.276-277.
  12. Şahine Yalçın, 134/2 Numaralı KayseriŞer’iyye Sicili, (H.1157-M.1744), (ErciyesÜniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Lisans Tezi), Kayseri, 1997, s.36-37.
  13. Ahmed Nazif Efendi, Mirat-i Kayseriyye (Kayseri Tarihi), Haz: Mehmet Palamutoğlu, Kayseri, 1987, s. 183-184.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder