Caminin H.1170/M.1756 tarihinde yapılmış ve 1932 yılında da tamir edilmiş olduğu bahçe kapısı üzerindeki bir tabeladan öğrenilmektedir.
Ancak, camiin hemen kuzey batısında yer alan meşhur Müftü Çeşmesinin (ilk) kitabesindeki tarih H.1129/M.1716'dır.Buradan hareketle camiin inşâsını M.1716’ya tarihlendirmek mümkün olabilir.
1932 yılındaki tamirini ise giriş kapısındaki (latin harfli) manzum kitabeden öğrenmek mümkündür.
Cami kuzey-güney istikametine uzanan dikdörtgen plânlıdır.
Duvarları moloz taşlı, derzleri sıvalı, üzeri ahşap kirişli ve toprak damlıdır.
Ayrıca bir kiremit çatısı vardır.
Caminin son cemaat mahallinde üst örtüyü taşıyan ince, uzun, aynı zamanda zarif dört adet
ahşap sütunlar hemen dikkati çeker.
Son cemaat mahallinin iki yanı duvarla kapatılmışken; sol köşesi de bölünerek bir odunluk haline getirilmiştir.
Camiin betonarme mahfeline buradaki merdivenle çıkılmaktadır.
Camiin kuzey batı kenarında kesme taşlardan yapılmış, kare kaideli, silindirik gövdeli bir de minaresi bulunmaktadır.
İçeride dört adet ahşap sütuna dayanan üst örtü sistemine sahiptir.
Taştan yapılmış olan mihrab; üç sıralı basit mukarnasla kibarca işlenmiştir.
Üzerinde sivri kemerli bir silme bulunur.
Alnında, bozuk bir sülüsle mihrab âyeti yazılıdır.
Mihrabın çevresi de silmelerle çevrilidir.
Bütün mihrab tamamen gri renkli bir yağlıboyayla kapatılmıştır.
Sağ köşedeki minber ve soldaki vaaz kürsüsü ahşaptan yapılmıştır.
Yakın zamanlarda yapılan tadilatlar esnasında mahfelin betonarme olarak yapıldığı görülmektedir.
İç mekânı aydınlatan pencereler; dikdörtgen formlu olup kuzey ve güneyde ikişer; doğu ve batıda üçer adettir.
Ayrıca kuzeyde üst kısımda iki. doğu ve batı köşelerinde |üst seviyede) birer pencere bulunmaktadır.
Caminin son cemaat mahallinde üst örtüyü taşıyan sütunların başlıklarında Rokoko tarzı işlemeler görülmektedir.
Eserin duvarlarında kesme ve moloz taş kullanılmıştır.
Ortada çatıyı taşıyan ve son cemaat mahallinde de sütunlar bulunmaktadır.
Caminin giriş kapısı üzerinde 36x105cm. ebadlı bir mermer levhada tamamı büyük latin harfleriyle üç satır halindeki kitabe manzum olarak hakkedilmiştir.
Metni şöyledir:
“Bu râ’nâ mabedin tecdidine nimet delîl oldu
Faziletlû Hacı Hüseyin Efendi gibi bir rehber/
Döküp parelerin erbab sahibil-himmet Hasacazade (?) Nuri ve Mirza Mustafa Beyler/
Dokuz yüz otuz iki senesi şehr-i Temuzunda Rızâullah için pek hoş yapıldı cami-i enver”
Bu kitabeden anlaşıldığına göre; önceden mevcut bulunan cami binası Hacı Hüseyin Efendi’nin delaletiyle (teşvikiyle) hayır sahibi Hasacazade Nuri ve Mirza Mustafa Beyler eliyle 1932 yılı Temmuz ayında yenilenmiştir.
Cami günümüzde ibadete açıktır.
Kaynakça:
- Doç.Dr.Yıldıray ÖZBEK, Yrd.Doç.Dr.Celil ARSLAN, Kayseri Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, Kayseri, 2008. (Kayseri Büyükşehir Belediyesi), s.199, 200.
- İlhan Özkeçeci, Tarihi Kayseri Cami ve Mescitleri, Kayseri, 1997, s.152.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder