12 Ağustos 2020 Çarşamba

Ayasofya Camii’ndeki Sultan III.Murad Türbesi

Ayasofya Camii Avlusundaki Sultan III.Murad Türbesi
Sultan III. Murad Türbesi, Ayasofya Camii’nin avlusunun güney köşesinde bulunmaktadır.
Türbesi, 1599 yılında Mimar Davud Ağa ve yardımcısı Dalgıç Ahmet Ağa tarafından, III. Murad'ın 1595 yılında ölmesinden 4 yıl sonra, II. Selim ve Şehzadeler Türbesi arasına inşa edilmiştir.

Sultan III.Murad, ölümünün ardından (Cemâziyelevvel 1003 / Ocak 1595) on dokuz şehzadesiyle beraber Ayasofya Camii hazîresine defnedilmiş, daha sonra III.Mehmed’in emriyle başmimar Dâvud Ağa tarafından türbesinin inşasına başlanmıştır.
Sultan III.Murad Türbesi'nin Giriş Kapısı
Ancak na‘şlar defnedilirken yer seçiminde yapılan bir hata, sultanın sandukasının türbenin merkezinde yer alabilmesi için binanın bir duvarıyla Şehzadegân Türbesi’ne bitiştirilmesini zorunlu kılmıştır.
Bu uygulama türbenin tasarım bütünlüğünü bozmuş ve bitirilmesini de geciktirmiş olmalıdır ki türbe ancak 1599’da Dalgıç Ahmed Ağa tarafından tamamlanabilmiştir.
III. Murad Türbesi, altıgen planlı, çift kubbeli, dıştan mermer kaplı ve ön tarafta revaklı bir bölümü bulunan en büyük Osmanlı türbelerinden biridir.
Sultan III.Murad'ın Sandukası 
Esasen altıgen planlı olan türbe, revakın iki yanında yer alan pahlı köşelerden dolayı bozuk sekizgene dönüşmüştür.
Türbe tasarım bakımından, Mimar Sinan’ın daha önce Kanûnî Sultan Süleyman ve II.Selim türbelerinde uyguladığı çift kubbeli, üst örtü sisteminin halefleri tarafından altıgen alt yapı üzerine uygulandığı bir örnektir.
Ayrıca içte düzgün olmayan taşlarla örülen duvarların dışta tamamıyla mermer kaplanmasıyla da Mimar Sinan’ın sultan türbelerinde belirlediği standartları yansıtır.
Türbenin İçindeki Sandukalar
Türbe, dıştan sade görünümlü, içte ise 16. yüzyıla tarihlenen mercan kırmızısı renkteki İznik çinilerinin en güzel örnekleri ve kalem işi süslemeleriyle zengin bir görünüme sahiptir.
İçte lacivert zemin üzerine beyaz renkle yazılmış celi sülüs çini kuşağı bulunmaktadır.

Gövdeden dışarıya kuvvetle taşan ve kornişe kadar yükselen kuzeydoğu kenarında her biri tonozlarla örtülü, ortada kapı ve iki yanında, duvarları çini panolarla kaplanmış olan yükseltilmiş kısımlardan meydana gelmiş üç bölümlü revak yer almaktadır.
Sedef işçiliğinin güzel bir örneğini teşkil eden ahşap kapı kanatları Dalgıç Ahmed Ağa’nın, metal aksamı ise İsmâil adında bir ustanın eseri olduğu imzalarından anlaşılmaktadır.
Türbenin İçindeki Sandukalar
Revakın aynalı tonozlarının 1978 yılındaki restorasyonda ortaya çıkarılan kûfî yazılarla bezeli özgün kalem işi süslemeleri ise dönemin özelliklerini yansıtır.

Türbe içerisinde pencereler üç sıra halinde yapılmıştır, alt sırada kapaklı pencere aralarına ahşap kündekâri dolaplar yerleştirilmiştir.
Pencerelerden alttakiler mermer söveli ve dikdörtgen, üst sıradakiler sivri kemerli açıklıklıdır.
Üstte palmetli bir tepelik dizisinin taçlandırdığı mukarnaslı bir kornişten sonra kubbeler arasındaki boşluğu aydınlatan üç pencereli geniş kasnak ve kubbe yükselmektedir.
Dıştaki en ilgi çekici ayrıntı, hazîre duvarlarının kesilerek iki yandan merdivenlerle ulaşılan bir podyumda yer alan, diğerlerinden farklı şebekelere sahip üç pencereden oluşan hâcet pencereleridir.
Türbenin İçindeki 50 adet Sanduka mevcuttur.
Kubbe, içte köşelerin önüne yerleştirilen mukarnaslı başlıklı altı mermer sütuna oturan sivri kemerlerle taşınırken duvarların önünde sekilerle belirlenmiş geniş bir galeri ortaya çıkmıştır.
Türbe kapısının karşısındaki üç cephede üçlü düzende pencereler yer almışken diğerlerinde dolap nişleriyle kapının solunda üstteki mahfile çıkışı sağlayan merdiven bulunmaktadır.
Ayrıca, kapının sağ kanadında "Herkes ölümü tadacaktır", sol kanadında ise "O'na döndürüleceksiniz" ile Dalgıç Ahmed Ağa yazılıdır.
Ayasofya Camii’ndeki Padişahların Türbeleri
İç mekânda alt pencerelerin aralarına alternatifli olarak çini panolar yerleştirilmiş olup üst kısmında tepelik desenli çinilerin taçlandırdığı, beyaz renkli, sülüs hatla besmele ve Tebâreke sûresinin tamamını ihtiva eden çini âyet kuşağı yer alır.
Kubbeye geçiş bölgesinde, celî sülüsle merkezde düğümlenir şekilde istiflenmiş esmâ-i hüsnâyı içeren çini madalyonlar kullanılmıştır.
Belgelerden, saray nakkaşları tarafından bu yapı için özel olarak tasarlanmış desenlere göre İznik’te üretildiği anlaşılan çini süslemelerde uygulamanın da çok başarılı olduğu görülmektedir.
Ayasofya Camii’nin Avlusundaki Padişah Türbeleri'nin Planı
1 Numara: Sultan II.Selim Türbesi
2 Numara: Sultan III.Murad Türbesi
3.Numara: Sultan III.Mehmet Türbesi
4 Numara: Sultan I.Mustafa ve Sultan İbrahim Türbesi
5 Numara: Şehzadeler Türbesi
İkinci ve üçüncü sıra pencerelerin arasındaki satıhlarda ise pandantif yüzeylerindeki çini panolara benzer şekilde, ancak kalemişi olarak tasarlanmış, esmâ-i hüsnâyı ihtiva eden ikişer dairevî madalyon işlenmiştir.
Tamamen kalem işiyle bezenmiş kubbe içinde Allah ve Muhammed isimlerinin tekrarlandığı kûfî bir şeritle çevrelenen, Fâtiha sûresini ihtiva eden göbek madalyonu ile etekte dolanan lotus ve palmiye yapraklarından oluşan kuşak arasındaki kısmın rûmî istifleriyle doldurulduğu görülmektedir.
Ayasofya Camii’nin Planı ve III.Murad'ın Türbesi (6 Numara)
Türbede III.Murad’ın yanı sıra hasekisi Safiye Sultan, yirmi şehzadesi, kızları Fatma, Fahri ve Mihriban Sultanlarla diğer yirmi kızı, III. Mehmed’in iki kızı ve üç şehzadesi, I.Ahmed’in oğlu Kasım ile Sultan İbrâhim’in bir şehzadesi ve iki kızıyla birlikte toplam elli dört kişinin medfun olduğunu Ayvansarâyî bildirmekle beraber (Hadîkatü’l-cevâmi‘, I, 6) bugün türbede elli adet sanduka bulunmaktadır.
İsmail Orman
Ayasofya Camii’ndeki Padişahların Türbeleri ve İsimleri



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder